Mutluluğun adı Sen
Mutluluğun adı Sen makalem ile herkese selamlar. Bugün yıllar sonra kendi webim için makale yazmaya kağıt kalem aldım elime. Aslında o kalemi kağıdı elime aldıran insan önemli olan. Zira biliyorsunuzdur uzunca zamandır küsmüştüm kendi domainlerime. Sanki ne suçu varsa benim besleyip büyüttüğüm domainlerin.
Bugün bu yazımı bana yazdıran kendi weblerimle beni barıştıran insan benim için yıllar sonra sohbet siteleri içinde bulduğum mutluluğun adı.
Belki inanması güç inancını kaybetmiş bir insan için yeniden inanabilmek.
Evet uzunca zamandır chat sohbet odaları içinden uzakta olduğum doğru. Kırk yılda bir selam kelam etmeye giriyordum sohbet odaları içine.
İste böyle bir gündü Antiği tanıdım. Aslında dışardan bakarsan çok başka. Içine girersen bam başka bir insan Antik.
Alaycı gibi görünen ama aslında tam bir bey efendi olan Antik ilk merhaba demesiyle genel sohbet yerinde dikkatimi çekmişti.
Ama ışte oydu benim istediğim herkese alaycı bana ise tam bir beyefendi olmasıydı. Hiçte kolay olmadı onun bana karşı hislerini öğrenmek. Çünkü Antik etraftaki herkese kendini kapatmıştı. Aşk meşk işi olan biri değildi. Herkesle dost herkesle kanka misali.
Bense ona Liva denilince Antik ve Antik denilince Liva denilmesi gerektiğini öğretecektim. Çünkü ona bir Liva daha banada Bir Antik daha yoktu.
Mutluluğun adı Sen
Onun bilmediği bir şarkıydı sesi bana. Heyecanlanınca kızaran yüzü bir elmadan daha tatlıydı. Başından hiç çıkarmadığı şapkası bir insana bu kadar yakışırdı.
Evet ben bazı şeyleri önemsemem. Sohbet odaları içinde insanların adıymış, yurduymuş bana ne?
Ama bana öyle güzel öğretti ki öğretmenim sevdiğimin adını yurdunu. İnce ince işledi bazı şeyleri belkide kendisi bile bilmeden.
Bir çok zorluk aştık halada aşıyoruz. Chat sitesi buranın adı ne pisliği bitiyor. Nede hengamesi.
Ama biliyormusunuz bitmeyen tek şey var. Birbirimize olan sevgimiz ve güvenimiz. Ben reel hayatıma hiç inanmıyordum ki sanaldan tanıdığım birini alayım.
Benim gerçeğim oldu Antik. Sanalın bana verdiği tek gerçek…
Mutlu olmanın yöntemi
Onun bir önceki makalesinde bahsettiği üzere. Bir çok insanın burada olma sebebi mutsuzluk.
Benimde reel hayatımda bitmek bilmeyen problemlerden ötürü olan mutsuzluğum. Artık bir sohbet sitesi içinde de son bulmuyordu. Bende zaten reel hayatımın yoğunluğundan vakit ayıramıyordum chat yapmaya.
Antik ise tam bir sohbet bağımlısıydı ki, zira kızlar fazlasıyla peşindeydi.
Gidişlerim oldu onun bana karşı boş olduğunu düşündüğüm anlarda. Ve hiç bir zaman bitmeyen gelişlerim vardı. Ona yazmadan, sesini duymadan teskin olamadığım anlar. Halâ var…
Bilmediğim görmediğim anlarda bile mutlu olmanın yöntemi sadece Antikdi.
Telâşım, şaşkınlığım, sakinligim hepsi sadece Antik. Mutlu olmanın tek yolu…
Mutlu olmak
Gülen yüzümün sebebi Mutluluğun adı. Öyle sevsinki beni, ben bile kıskanayım kendimi. Ucsuz bucaksız hayallerimin sahibi aşk da o, hasrette, bende ki oda. Her şey o…
Aşkımın ve mantığımın son soluğu. Öyle güzel ki bende, bir ömrüme sığsın istiyorum.
Her şarkım ona çıkıyor. Her nagmem ona. Yazılarım, saatlerim o herşey de sadece Antik.
Onun en güzel yanı benim yanım. Içimdeki kocaman dünyanin gökyüzü o, güneşi o, ayı o, yıldızları o.
Sonunu bilmeden izlediğim en güzel film, bu aşkı kalemimle yazamadım onca zaman
Çünkü ben bunu yüreğimle yazmışım.
Ruhum Antiğe ait bedenim neki?
Yüreği yüreğime değmiş eli neki?
Mehtap gibi serin, deniz kadar derin onun en güzel yeri benim için çarpan yüreği.
Anlatması güç kelimeler kifayetsiz. Sadece diyebileceğim. Seni çok seviyorum adam…
Teşekkür ediyorum varlığın için. Çok teşekkür ediyorum beni böyle güzel çıkarsızca sevdiğin için. Evet ben geçmişe simsiyah bir kalem çektim. Geleceğimi ise seninle çizdim. Bir kez daha söylüyorum. Adam ilkim değilsin ama sonumsun!